Çalışanların Performansını Nasıl Arttırabilirsiniz?

Çalışanların Performansını Nasıl Arttırabilirsiniz?

Çalışanların performansı, bir organizasyonun başarısı için hayati öneme sahiptir. Ancak, çalışanların performansını arttırmak her zaman kolay değildir. Bir çalışanın performansını arttırmak için, geri bildirim vermek önemlidir. Ancak, geri bildirim vermek için doğru yöntemleri kullanmak gerekir. Geri bildirim verirken, özellikle olumlu geri bildirim verirken, açık ve doğrudan olun. Negatif geri bildirim verirken de çalışanların gelişmesine yardımcı olacak konulara odaklanın ve olumlu bir şekilde ifade edin. Eğitim ve gelişim, çalışanların becerilerini arttırmalarına ve yeni beceriler öğrenmelerine yardımcı olur. Bu da çalışanların performansını arttırmaya yardımcı olur. Eğitim ve gelişim programları, çalışanların kendilerini geliştirmeleri ve kariyerlerini ilerletmeleri için fırsatlar sunar. İyi bir liderlik, çalışanların motivasyonunu arttırır ve performanslarını arttırmalarına yardımcı olur. İyi liderler, çalışanlarına güven verir, onları destekler ve onlara iyi bir örnek olur. Araştırmalar, iyi liderliğin çalışanların performansını arttırdığını göstermiştir. İyi iletişim de çalışanların performansını arttırmak için hayati öneme sahiptir. İyi bir iletişim ortamı, çalışanların ihtiyaçlarını ve beklentilerini açıkça ifade etmelerine ve işleriyle ilgili geri bildirim alıp verme sürecinde rahat hissetmelerine yardımcı olur. Ayrıca, iyi bir iletişim ortamı, çalışanların işlerini daha iyi anlamalarına ve daha iyi bir iş çıkarmalarına da yardımcı olacaktır. Hedef belirleme, çalışanların performansını arttırmak için etkili bir yöntemdir. Çalışanların belirli hedeflere ulaşmaları, onların motivasyonu ve performanslarını da arttıracaktır; ancak, hedeflerin gerçekçi ve ölçülebilir olması da oldukça önemlidir.

Çalışan Motivasyonu Performansı Nasıl Etkiler?

Bir işletmenin başarısı, çalışanların performansı ile doğrudan ilişkilidir. Ancak, çalışanların performanslarını etkileyen birçok faktör bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi ise çalışan motivasyonudur. İşletmelerin, çalışanlarının motivasyonunu arttırarak performanslarını yükseltmeleri mümkündür. Peki, çalışan motivasyonu çalışan performansını nasıl etkiler? Çalışanların motivasyonu, işletmelerin performansını artırmaları için temel bir faktördür. Çalışanların yüksek motivasyonu, daha yüksek performans, daha az hata yapma, daha az devamsızlık ve daha az işten ayrılma oranlarına sahip olmalarına neden olur. Ayrıca, yüksek motivasyon seviyesi, işletmenin üretkenliğini, müşteri memnuniyetini ve karlılığını artırır. Çalışan motivasyonu, işletmeler tarafından çeşitli yollarla arttırılabilir. Örneğin, işletmeler çalışanların işlerine karşı tutkulu olmalarını sağlamak için, işlerinin değerini ve önemini vurgulamalıdır. Ayrıca, çalışanların kendilerini işletmenin bir parçası olarak hissetmelerini sağlamak için, işletmeler iletişimi açık tutmalı, fikirlerini ve önerilerini dinlemeli ve değer vermelidir.

Çalışanların motivasyonunu arttırmak için, işletmeler ayrıca çalışanların kişisel ve mesleki gelişimlerine destek olmalıdır. Eğitim ve gelişim programları sunmak, çalışanların kendilerini işlerinde daha iyi hissetmelerini sağlar. Bunun yanı sıra, çalışanların ödüllendirilmesi de motivasyonlarını artırır. Ödüllendirme, çalışanların işlerine daha çok bağlılık göstermelerini, daha yüksek performans sergilemelerini ve işletmenin hedeflerine ulaşmasına yardımcı olur.

Çalışan motivasyonu, bir işletmenin performansı üzerinde de önemli bir etkiye sahiptir. Birçok araştırma, çalışan motivasyonunun işletme performansı üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğunu göstermiştir. Örneğin, bir araştırmada, çalışan motivasyonunu artıran bir programın, bir işletmenin satışlarını %20 oranında artırabileceği bulunmuştur. Başka bir çalışmada ise, çalışanların motivasyonlarını artıran bir programın, işletmenin karlılığını %19 oranında artırdığı gözlemlenmiştir. Çalışan motivasyonunun artırılması, aynı zamanda çalışanların işe devamlılıklarını da artırabilir. Bir araştırmada, çalışan motivasyonunu artıran bir programın, işletmenin çalışanların işten ayrılma oranını %20’ye kadar azaltabileceği bulunmuştur. Düşük işten ayrılma oranı, işletmelerin işe alım ve eğitim maliyetlerini azaltmasına yardımcı olabilir. Çalışan motivasyonunu artırmak için birçok yöntem mevcuttur. İşletmeler, çalışanların işlerine bağlılığını artırmak için ödüllendirme programları, performans geri bildirimleri, eğitim ve geliştirme programları gibi motivasyon artırıcılarını kullanabilirler. İşletmeler ayrıca, çalışanların işlerini daha da anlamlı hale getirmelerine yardımcı olacak kültür ve değerlerin oluşturulması gibi stratejiler de kullanabilirler.

Bu içeriğimizi de okumak ister misiniz? İnsan Kaynakları Yazılımı Nedir?

Çalışanların Performansını Artırmada İnsan Kaynaklarının Rolü Nedir?

İşletmeler, çalışanların performansını artırmak için insan kaynakları departmanlarının önemli bir rolü vardır. İnsan kaynakları, işletmelerin en önemli varlıkları olan çalışanların yönetiminden sorumludur. Bu nedenle, çalışanların performansını artırmak için insan kaynakları departmanları etkili stratejiler oluşturmalı ve uygulamalıdır. İnsan kaynakları departmanlarının çalışan performansını arttırmak için birçok yöntemi vardır. İlk olarak, işletmelerin doğru kişileri işe almaları gereklidir. İnsan kaynakları departmanları, işletmenin ihtiyaçlarına uygun, yetenekli ve işe uygun çalışanları işe almalıdır. Bu, işletmenin performansını artırmak için temel bir adımdır. İkinci olarak, işletmelerin çalışanlarını doğru bir şekilde yönetmeleri gereklidir. İnsan kaynakları departmanları, çalışanların performansını izlemeli, değerlendirmeli ve geri bildirim sağlamalıdır. Bu, çalışanların güçlü ve zayıf yönlerini belirleyerek, gelişimlerini desteklemeye yardımcı olur. Üçüncü olarak, işletmelerin çalışanların motivasyonunu artırmaları gereklidir. İnsan kaynakları departmanları, çalışanların motivasyonunu artırmak için ödüllendirme programları, eğitim ve geliştirme programları, performans geri bildirimleri ve kültür oluşturma gibi stratejiler kullanabilirler. Bu, çalışanların işlerine daha bağlı olmalarına ve performanslarını artırmalarına yardımcı olur.

Kariyer Planında İş ve Yaşam Dengesi Nasıl Sağlanır? yazımızı da inceleyebilirsiniz.

İnsan kaynakları departmanları, bu stratejileri uygulamak için insan kaynakları yazılımlarını kullanabilirler. Zeops insan kaynakları yazılımı, işletmelerin insan kaynakları yönetiminde daha verimli ve etkili olmalarına yardımcı olabilir. Zeops, işe alım sürecinden çalışanların performans değerlendirmelerine kadar birçok farklı insan kaynakları işlemini yönetir. Ayrıca, Zeops, verileri analiz ederek, işletmelerin çalışan performansını izlemelerine ve değerlendirmelerine yardımcı olur. Sonuç olarak, insan kaynakları departmanları, işletmelerin performansını artırmak için önemli bir rol oynamaktadır. İşletmelerin doğru kişileri işe alması, çalışanları doğru bir şekilde yönetmesi ve motivasyonlarını artırması gereklidir. Bu stratejileri uygulamak için insan kaynakları yazılımları, işletmelerin insan kaynakları yönetiminde daha etkili olmalarına yardımcı olabilir. Zeops’un diğer bir avantajı, işletmelerin işe alım sürecinde daha verimli olmalarına yardımcı olmasıdır. Zeops, işletmelerin işe alım sürecinde adayları daha hızlı ve daha doğru bir şekilde değerlendirmelerine yardımcı olur. Bu da işletmelerin doğru kişileri işe almalarına ve daha verimli bir çalışma ortamı yaratmalarına yardımcı olur.

Çalışan Performans Takibi Nasıl Yapılabilir?

İşletmeler için çalışanların performans takibi oldukça önemlidir. Çünkü çalışanların performansı, işletmenin başarısını doğrudan etkiler. Bu nedenle, işletmelerin çalışanların performansını izlemesi, değerlendirmesi ve analiz etmesi gereklidir. Ancak, çalışan performans takibi, geleneksel yöntemlerle oldukça zaman alıcı ve yorucu bir işlemdir. Bu nedenle, işletmelerin insan kaynakları yazılımı gibi teknolojik çözümlere başvurmaları daha verimli bir çözüm olabilir. İnsan kaynakları yazılımı Zeops, işletmelerin çalışan performansını izlemelerine ve analiz etmelerine yardımcı olan bir araçtır. Zeops, işletmelerin çalışanların performansını takip etmelerini kolaylaştırır ve işletmelerin verimliliğini artırır. Zeops, işletmelerin çalışanların performansını izlemelerine ve analiz etmelerine yardımcı olur. 

Zeops, birçok farklı özellik sunar ve işletmelerin performans yönetimi sürecinde daha verimli olmasını da sağlar.  Zeops, işletmelerin çalışanlarının hedeflerini belirlemelerine, performanslarını ölçmelerine ve takip etmeleri gibi konularda da oldukça etkilidir. Zeops’un performans yönetimi özellikleri, işletmelerin çalışanlarının performansını belirli bir dönemde izlemesine ve değerlendirmesine olanak tanır. Bu özellik, işletmelerin çalışanların performansı hakkında daha doğru bir görüş sahibi olmalarına yardımcı olur. Zeops’un bir diğer avantajı, işletmelerin performans takibi sürecinde daha verimli olmasına yardımcı olmasıdır. Zeops, işletmelerin performans takibi sürecinde adayları daha hızlı ve daha doğru bir şekilde değerlendirmelerine yardımcı olur. Bu da işletmelerin doğru kişileri işe almalarına ve daha verimli bir çalışma ortamı yaratmalarına yardımcı olur.

Personel Görev Sonlandırma Süreci Nasıl Yönetilir?

Personel görev sonlandırma süreci, işverenler ve çalışanlar için stresli bir durumdur. İşten çıkarma veya diğer görev sonlandırma süreçlerinin yönetimi, işverenlerin iş hukuku ve etik konuları göz önünde bulundurarak gerçekleştirilmesi gereken ciddi bir işlemdir. İşten çıkarma süreci, genellikle performans problemleri, işletme stratejisi değişiklikleri veya mali nedenler gibi işletmeyle ilgili kararlar nedeniyle gerçekleştirilir. Ancak, bu süreçlerin nasıl yönetileceği, işverenlerin iş hukukuna uygun davranarak adaletli, saygılı ve insani bir yaklaşım sergilemeleri gerekmektedir. İşten çıkarma sürecinin başında, işverenler çalışanlarla açık ve dürüst bir iletişim kurmalıdırlar. İşten çıkarma nedenlerini, süreci ve sonuçlarını açıkça anlatmak ve çalışanların sorularına cevap vermek önemlidir. Bu, çalışanların duygusal stresini azaltabilir ve işverenin güvenilirliğini artırabilir. İşverenler, işten çıkarma sürecinde çalışanların duygularını dikkate almalı ve empati göstermelidir. İşten çıkarma, çalışanlar için genellikle zorlu bir deneyimdir ve işverenler, çalışanların kendilerini değersiz hissetmelerini veya diğer psikolojik etkilere maruz kalmalarını önlemek için çaba göstermelidir.

İşten çıkarma süreci ayrıca, işverenlerin iş hukuku konusunda bilgili olmalarını gerektirir. Yasalara uygun bir şekilde davranmak hem işverenin hem de çalışanın yararınadır. İşverenler, çalışanların haklarını ve işten çıkarma süreci sırasında yapılması gerekenleri bilmelidirler. Son olarak, işverenler işten çıkarma sürecinin sonuçlarını düşünerek hareket etmelidirler. Çalışanların pozisyonlarını sonlandırmadan önce, işverenler, işletmenin gereksinimlerini ve diğer seçenekleri dikkate alarak diğer alternatifleri düşünmelidirler. Alternatifler, çalışanları yeniden eğitmek, farklı bir pozisyona yerleştirmek veya performansları hakkında konuşmak gibi seçenekleri içerebilir. Kısaca özetlemek gerekirse, personel görev sonlandırma süreci, işverenlerin ve çalışanların stresli bir deneyim yaşayabileceği ciddi bir işlemdir. Ancak, işverenler iş hukuku konusunda bilgili olmalı, çalışanların haklarını gözetmeli, adaletli ve insani bir yaklaşım sergilemeli, açık ve dürüst bir iletişim kurmalı ve çalışanların duygularını dikkate almalıdırlar. İşten çıkarma süreci, işletme stratejisi değişiklikleri, mali nedenler veya performans problemleri gibi nedenlerle gerçekleştirilebilir, ancak alternatif seçeneklerin de düşünülmesi önemlidir. İşverenlerin, işten çıkarma sürecinin sonuçlarını düşünerek hareket etmeleri ve çalışanların yeniden istihdam edilmeleri konusunda destek olmaları da gerekmektedir. İşverenlerin, işten çıkarma sürecini doğru şekilde yönetmeleri, işletmenin güvenilirliğini ve itibarını artırabilir. Dolayısıyla bu çalışanların işletmeye olan bağlılıklarını artırabilir.

Personel Görev Sonlandırma Sürecinde İşten Çıkış Mülakatının Önemi

Personel görev sonlandırma süreci, bir işletme için her zaman kolay bir süreç değildir. İşten çıkarma kararı alınması zor bir karardır ve bu kararın etkileri birçok kişiyi etkileyebilir. İşten çıkarma kararı alındığında, işverenler genellikle bir işten çıkış mülakatı yaparlar. İşten çıkış mülakatı, işten çıkarma sürecindeki önemli bir adımdır ve işverenlerin ve çalışanların bu süreci başarıyla tamamlamasına yardımcı olur. İşten çıkış mülakatı, işverenlerin, çalışanların işten ayrılma nedenleri hakkında bilgi edinmelerine yardımcı olan bir süreçtir. Bu süreç, işverenlerin işyerindeki sorunları tanımlamasına ve gelecekteki işyeri sorunlarını önlemelerine yardımcı olabilir. İşverenlerin, çalışanların ayrılma nedenlerini anlaması, işverenlerin işyerindeki sorunları çözme stratejileri geliştirmesine yardımcı olur ve gelecekteki çalışanların ayrılmasını önleyebilir. İşten çıkış mülakatı aynı zamanda işyerindeki iş arkadaşları ve çalışanlar arasındaki ilişkileri de analiz etmek için kullanılabilir. Bu süreç, işyerindeki ilişkilerdeki güçlü ve zayıf yönleri belirlemeye yardımcı olabilir. İşverenler, çalışanların işyerindeki ilişkilerinin nasıl geliştirilebileceği hakkında önerilerde bulunabilir ve işyeri kültürünü iyileştirmek için çalışanların görüşlerine önem verebilir.

Bu içeriğimizi de okumak ister misiniz? İnsan Kaynakları Yazılımı Nedir?

İşten çıkış mülakatı, çalışanların işverenleri hakkında geri bildirim sağlamalarına da olanak tanır. Bu geri bildirimler, işverenlerin işyerindeki performanslarını artırmak için yapabilecekleri iyileştirmeleri belirlemelerine yardımcı olabilir. Ayrıca, çalışanların işverenleri hakkında olumlu veya olumsuz düşüncelerini paylaşmaları, işverenlerin işyeri kültürüne katkıda bulunabilir. İşten çıkış mülakatı ayrıca işverenlerin çalışanlarına veda etmelerine de olanak tanır. İşverenler, çalışanların katkılarını ve performanslarını takdir ederek onlara veda edebilirler. Bu süreç, işverenlerin çalışanların güvenini kazanmasına ve çalışanların işverenlerinden olumlu bir şekilde ayrılmalarını sağlar. Ayrıca, işten çıkış mülakatı işverenlerin, çalışanların işverenleri hakkındaki son düşüncelerini ve duygularını anlamalarına da yardımcı olur. Bu, işverenlerin, çalışanların ayrılma sürecini daha insancıl hale getirmelerine yardımcı olabilir.

Performans Düşüklüğü Sebebiyle İşten Çıkarma

Performans düşüklüğü sebebiyle işten çıkarma, işverenlerin karşılaştığı zorlu bir durumdur. İşverenler, performans düşüklüğü nedeniyle bir çalışanı işten çıkarmaya karar verirken, bu kararın yasalara uygun olması ve işverenin haklı sebepleri olduğundan emin olması gerekmektedir. Birçok işveren, işe alım sürecinde çalışanın beceri ve yeteneklerini değerlendirir ve iş performansını gözlemleyerek, işyerinde başarılı bir şekilde çalışmasını sağlamaya çalışır. Ancak, bazen bir çalışanın performansı beklentileri karşılamayabilir veya işverenin beklentilerine uymayabilir. Bu noktada, işverenin işten çıkarma kararı alması gerekebilir. Performans düşüklüğü nedeniyle işten çıkarma kararı alırken, işverenlerin dikkate almaları gereken birkaç faktör vardır. 

İlk olarak, işverenlerin, çalışanın iş performansını objektif bir şekilde değerlendirmeleri gerekmektedir. Bu, performansı düşük olan çalışanlar için performans değerlendirme formları kullanarak yapılabilir. Bu formlar, çalışanların performansını açık bir şekilde ölçmek ve nerede hatalar yaptıklarını tespit etmek için kullanılabilir.

İkinci olarak, işverenlerin, performans düşüklüğü nedeniyle işten çıkarma kararlarını verirken, çalışanların işyerindeki haklarına saygı duymaları gerekmektedir. Bu haklar, iş sözleşmesi, işyeri politikaları, yasal düzenlemeler ve çalışanların çalıştığı sektöre göre değişiklik gösterir. İşverenlerin, işten çıkarma işlemi sırasında bu hakları göz önünde bulundurarak adil bir karar vermesi gerekmektedir. 

Üçüncü olarak, işverenlerin, çalışanların performansını artırmak için önceden belirlenmiş bir plana sahip olmaları gerekmektedir. Bu plan, çalışanların eksikliklerini belirlemek, eksikliklerin giderilmesi için gerekli kaynakları sağlamak ve çalışanların performanslarını artırmak için öneriler sunmak gibi adımları içermelidir. Bu, işverenlerin, performans düşüklüğü sorununu çözmek için çalışanları işten çıkarmaktan önce adil bir fırsat vermesine yardımcı olabilir.

Sonuç olarak, performans düşüklüğü sebebiyle işten çıkarma kararı vermek işverenler için zorlu bir süreçtir. Ancak, işverenler, çalışanların iş performansını objektif bir şekilde değerlendirerek çalışanların işyerindeki haklarına saygı duyarak ve performanslarını artırmak için önceden belirlenmiş bir plana sahip olarak adil bir karar verebilirler. Ayrıca, işverenlerin işten çıkarma sürecinde, çalışanların duygusal sağlıklarını korumaları ve işten çıkarma kararının nedenlerini açıklamaları için bir fırsat verilmelidir.

Başarılı Bir İşten Ayrılma Süreci Yönetmek için İnsan Kaynakları Departmanı Neler Yapabilir?

İnsan kaynakları departmanları, bir işten ayrılan çalışanların deneyimlerini ve ayrılışlarını mümkün olan en olumlu hale getirmek için çaba sarf eder. Başarılı bir işten ayrılma süreci, ayrılan çalışanların şirkete olan saygılarını korumalarına ve gelecekteki iş fırsatlarına olan etkilerini azaltmalarına yardımcı olabilir. İnsan kaynakları departmanı, çalışanların ayrılık nedenlerini anlamak için ayrılık görüşmeleri düzenleyebilir. Bu, şirketin neden kaybedildiğini anlamasına ve gelecekteki çalışanların ayrılmasını önlemek için yapabilecekleri şeyleri öğrenmesine yardımcı olabilir. İnsan kaynakları departmanı, çalışanların gelecekteki iş aramalarında ihtiyaç duyabilecekleri referanslar hakkında bilgi verebilir. Bu, ayrılan çalışanların gelecekteki iş aramalarında şirketin iyi bir referans olacağından emin olmalarını sağlayacaktır. İnsan kaynakları departmanı, ayrılan çalışanlara kariyer tavsiyeleri verebilir. Bu, ayrılan çalışanların gelecekteki kariyerleri için faydalı olabilecek bilgi ve tavsiyelerle ayrılmalarına yardımcı olabilir. İnsan kaynakları departmanı, ayrılan çalışanlara şirkette geri dönmeleri için fırsatlar sunabilir. Bu, ayrılan çalışanların başka bir iş aramak yerine şirkette kalma olasılıklarını artırabilir.

İş Yerinde Daha Verimli Çalışmak için İpuçları

İş yerinizde daha verimli çalışmanızı, daha üretken olmanızı sağlayacak bazı unsurlar var. Üstelik bunları uygulamak da gerçekten çok kolay. Bu içeriğimizde iş yerinizde ya da evinizde çalıştığınız sırada daha verimli olmanızı sağlayacak önemli detayları sizlerle paylaşacağız. Umarız bu içerik sizin için yararlı olur ve meslek yaşamınızda daha etkili olmanızı, aynı zamanda buna bağlı daha çok mutlu olmanızı sağlar 🙂

Düzenli Molalar Verin

Çalışma temponuz içerisinde oturduğunuz yerden hiç kalkmadan çalışmak üretkenliğinizi ve etkinliğinizi azaltacaktır. Bu yüzden kendinize ideal bir süre belirleyerek ara ara molalar verin. Bu süre 45 dakika ya da bir saatte bir olabilir. Çalışma düzeni içerisinde kısa molalar vermek dikkatinizi yeniden toplamanıza ve işin devamlılığında daha verimli çalışmanıza da yardımcı olacaktır.

Tek Seferde 90 Dakikadan Uzun Çalışmayın

Mola vermenin öneminden bahsetmiştik. Tek seferde çalışma sürenizin maksimum 90 dakika olmasına dikkat edin. Yani en uzak ihtimal ile 90 dakikada bir mola verin. Yapılan araştırmalar 90 dakikadan az sürede yapılan çalışmaların 90 dakikayı geçen çalışmalara göre çok daha verimli olduğunu göstermektedir. Acil bir iş süreci yönetiyor olsanız dahi, çalışma aralıklarınızı çok uzun tutmanız dikkatinizin dağılmasına ve yavaşlamanıza neden olacaktır. Ufak bir ara vererek dikkatinizi yeniden toparlayabilir ve ara sonrasında daha etkili bir çalışma düzeni sağlayabilirsiniz.

Molalarınızı Etkin Kullanın

Mola verdiğinizde işinizle ilgilenmeyin. Kendinizi rahatlatacak şeyler yapmaya ve arkadaşlarınızla iş dışındaki konuları konuşmaya çalışın. Kendinizi tekrar rahat ve iyi hissettiğinizde işinize dönün. Mola süresince bir sonraki yapacağınız işin notlarına göz atarsanız, beyin tam olarak dinlenemeyecektir. Bu yüzden de molaları amacına uygun kullanmanız yani gerçekten de kafanızı boşaltmanız gerekmektedir. İş aralarında enerjinizi düşürecek ve sizi mutsuz edecek konular konuşmaktan ya da bu yönde bir araştırma yapmaktan da kaçınmalısınız. 

2 Dakika Kuralını Uygulayın

Girişimci Steve Lensi çalışmalarınızdaki verimliliği arttırmanız için 2 dakika kuralını uygulamanızı öneriyor. Yani 2 dakikadan kısa bir sürede bitirilecek bir işin ertelenmeden yapılmasının önemine dikkat çekiyor. 2 dakikadan kısa sürede bitirilebilecek bir iş sizin iş takviminizin ve notlarınızın azalması bakımından oldukça etkilidir. 2 dakikadan kısa sürecek işleri ertelediğinizde bu işler hem gecikmekte hem de size ekstra yük sağlamaktadır. Bu da çalışma verimliliğinizi azaltmakta, size stres yaratmaktadır. Biriken ufak ufak tüm işleri aklınızda daha da büyütmek yerine, kısa bir emek ve çalışma süresi gerektiren işlere öncelik vererek üzerinizdeki iş yükünü fikren azaltabilirsiniz.

Çalışma Takviminiz Olsun

Gelişi güzel iş seçip yapmak yerine belirli bir düzende çalışmak için bir çalışma takvimi hazırlayın. Ve çalışmalarınızı hazırladığınız bu takvime göre sürdürün. Düzenli çalışmak hem işlerinizi zamanında yapmanızı hem de görevlerinizi gözden kaçırmamanızı sağlayacaktır. Çalışma takvimi için birçok dijital uygulama bulunmaktadır; bunlardan size uygun olanını seçip kullanabilirsiniz. Eski usul not defteri tutarak daha rahat ediyorsanız elbette bu yöntemle de ilerleyebilirsiniz. Burada önemli olan yapmanız gereken işler, teslim edilmesi gereken zamanlar gibi detayları derli toplu tutarak çalışma planınızda bir düzen sağlamak olmalıdır. Emin olun ki bu şekilde düzenli bir çalışma sürecinde önemli bilgilerin unutulması, projenin tesliminin atlanması gibi can sıkıcı durumlarla uğraşmak durumunda kalmayacaksınız.

Tek Bir İşe Odaklanın

Aynı anda birden fazla iş ile ilgilenmek ilgilendiğiniz tüm işlerin veriminin düşük olmasına yol açabilir. Bu yüzden daima tek bir işe odaklanın ve bu iş tam olarak tamamlandığında diğer işinize geçin. Psikologlar tarafından yapılan çeşitli araştırmalar, aynı anda birden fazla işi tamamlamaya çalışanlarda, zaman ve performans kaybı yaşanabileceğini bizlere göstermekte. Aynı anda tek bir işle ilgilenmek doğru zaman planlaması yapmak açısından da oldukça önemlidir. Birkaç işi bir arada yürütmeye çalışırken hem dikkat dağınıklığı yaşanabilecek hem de bu dikkat dağınıklığına bağlı hatalar ortaya çıkabilecektir. Bu yüzden bir işi tamamlamadan diğerine geçmek günlük rutin içerisinde de daha çok yorgunluğa ve bu yorgunluk da strese neden olacaktır. 

Telefonunuzun Bildirimlerini Kapatın

Çalışma saatlerinde özel telefonunuzun bildirimlerini kapalı tutun. Whatsapp, sosyal medya ya da SMS bildirimleri işinizi bölebilir ve odaklanma sorunu yaşamanıza sebep olabilir. Bu yüzden bir işe odaklandığınızda telefonunuzu unutun. Mola zamanları telefonunuza göz atmak daha doğru olacaktır. Cep telefonunuzla birebir ilgilenmeseniz bile ekrana yansıyacak en ufak bir bildirim uyarısını dikkatimizi dağıtması durumunu hepimiz yaşamışızdır. Bu gibi bir durum mevcut işinizde kaldığınız yeri unutmak gibi durumlara sebebiyet vereceğinden belki de baştan başlamanıza neden olacak ve zaman kaybı yaratacaktır.

İyi Bir Bilgisayar ile Çalışın

Günümüzde hemen hepimiz bilgisayarlar ile işlerimizi sürdürmekteyiz. Çalıştığımız bilgisayarın performansı doğrudan işlerimize yansıyacaktır. Eski donanıma sahip, güncel olmayan yavaş bir bilgisayar ile çalışmak sizi mutsuz edeceği gibi zamanınızdan da çalacaktır. Bu yüzden yeni donanımlı bir bilgisayara sahip olmalısınız. Eğer kendi işyeriniz değilse yöneticilerinizden bilgisayarınızı değiştirmelerini isteyebilirsiniz. Yüksek performanslı bilgisayarlarda yapacağınız çalışmalar çok daha verimli sonuçlar ortaya koyacaktır. Hem çalışma sürecinde motivasyonunuzu yüksek tutmanıza yardımcı olacak; hem de donanım ya da yavaşlık kaynaklı veri kayıplarının önüne geçecektir. Aynı zamanda tekil çalışmanızda da kendinize stressiz bir ortam yaratmanıza yardımcı olacaktır.

360 Derece Performans Değerlendirme Nedir başlıklı blog içeriğimiz ilginizi çekebilir.

Ofisinizde Sizi Mutlu Edecek Öğeler Bulundurun

Çalışırken daha verimli olmak için kendinizi iyi hissetmeniz oldukça önemlidir. Bu yüzden çalışma alanlarınızda sizi mutlu edecek objelere yer verin. Bu sevdiğiniz kişilerin fotoğraflarının bulunduğu bir çerçeve, çiçekler, dekoratif ürünler olabilir. Estetik açıdan sizi mutlu eden bir ortamda çalışmak sizi işlerinizde daha verimli kılacaktır. Sıkıntılı bir konuyu çözmeye çalıştığınızda ya da yoğun bir günde bulunduğunuz ortamda sizi mutlu edecek bir objenin olması, kendinizi konforlu bir alanda hissetmenize yardımcı olacak ve stres düzeyinizi de düşürecektir.

Çalışırken Bölünmenize İzin Vermeyin

Çalışırken diğer iş arkadaşlarınız tarafından çalışmanızın bölünmesine engel olmak için önlemler alın. Çalışma odanızın kapısını kapatmak ya da arkadaşlarınıza “şu an önemli bir iş yapıyorum, daha sonra konuşalım” gibi uyarılarda bulunmak doğru önlemler olabilir. Aynı düşünceli davranışı ofisiniz içerisinde siz de diğer çalışma arkadaşlarınıza gösterin. Böylece iş arkadaşlarınızla görüşmeleriniz de ilgisini size verdiği anda olacağından çok daha verimli olacaktır.

İş Yerinize Yakın Bir Yerde İkamet Edin

Çalıştığınız iş yerinde uzun vadeli bir süre çalışacaksanız ve imkânınız varsa iş yerinize yakın bir yerde yaşamanız sizin için oldukça önemli bir seçimdir. Özellikle büyük şehirlerde trafik ciddi bir sorun. Günde 2-3 saatinizi yolda kaybetmek, özel yaşamınızdaki yapacağınız hobi, spor, dinlenmek gibi sürelerden çalmaktadır. Bu yüzden iş yerine gidip gelişlerde ne kadar az zaman harcarsanız artan zaman sizi mutlu edecek işlere ayrılacaktır. Genel olarak mutlu ve huzurlu olmanızın çalışmalarınıza pozitif etki edeceğini unutmayın. İşe ulaşmak ve eve dönmek için uzun yolculuklar yapmak sadece zaman açısından değil, beden yorgunluğu açısından da olumsuz bir durum olacaktır. Sabah güne yorgun başlamanıza sebep olacak, akşam da saatlerinde de zamanın da ilerlemesinden kaynaklı, kendinize vakit kalmadığı düşüncesi ile stres yaratacaktır. Kısa vadede olumsuz bir etki göremeseniz bile uzun vadede sizi yoran zamanların olumsuz etkilerini kendinizde görebilmeniz mümkün. Bu yüzden yaşam standardınızı ve konforunuzu yüksek tutmak adına işyeriniz ve eviniz arasında makul bir mesafe olmasına özen gösterin.

Evden Çalışıyorsanız Hava Alın

Evden çalışmanın bazı insanlar üzerinde sanıldığının aksine olumsuz etkileri de olabilir. Bu yüzden evden çalışma modelinde iseniz sabahları işinizin başına geçmeden önce on dakika bile olsa dışarı çıkıp biraz yürüyüş ya da spor yapabilirsiniz. Bu zihniniz için oldukça yararlı olacaktır. Kalkar kalkmaz doğrudan aynı ortamda çalışmaya başlamak veriminizi düşürebilir.

Yine evden çalışanlar için olumlu bir önerimiz de çalışma alanınızı ayrı tutmak olacaktır. Bir görüşme yapmanız gerekmese bile pijamalarla ve yatağınızda laptopunuzu alarak çalışmaya başlamak, bir dinlenme alanı olan odanızda yaşama ayrılan belli zamanlar için vücudunuzun ayrıştırma yapmasını zorlaştıracaktır. Mutlaka çalışmaya başlamadan daha erken kalkmalı, uyku ve dinlenme ortamı modundan çıkmalı ve iş başlangıcı için kendinize düzenli bir çalışma ortamı yaratmalısınız.

İzin Yönetimi Nedir, İzin Yönetim Modülü Ne İşe Yarar?

İnsan kaynakları veya personel yönetim sistemleri içerisinde kesinlikle önemli bir yere sahip bir modül de izin yönetimidir. İzin yönetimi işletme içerisinde çalışan personelin yıllık zorunlu ya da ücretli izinlerinin yönetilmesini, planlanmasını ve arşivlenmesini içeren gelişmiş bir modüldür. Özellikle birden fazla çalışan çalıştıran işletmelerde sistemin aksamaması, düzenli bir planlama çerçevesinde görevlerin sürdürülmesi açısından bu modül oldukça önemli bir yere sahiptir. Ek olarak çalışanlar arasında adil bir izin süreci gerçekleştirmek için de bu modül işletmelere büyük katkı sağlar. Aksi taktirde düzensiz bir yönetim, personel arasında tutarsızlık ve verimin düşmesine yönelik sıkıntılar meydana gelebilir.

İzinlerin Sisteme İşlenmesi

Bu modülde personel yöneticileri ya da personelin kendisi izin taleplerinin girişlerini yaparlar. Bu talepler yöneticiler tarafından onaylanabilir ya da değiştirilebilir veya red edilebilir. Bu süreç tamamen online olarak işler ve hatasız bir akış ortaya çıkar. İnsan kaynakları yazılımlarında izin girişleri yapmak, onaylamak ya da değiştirmek oldukça kolaydır. Özellikle fazla çalışanı bulunan şirketlerde karışıklığı önlemek, gün takiplerini sağlamak ve personel arasında dengeyi sağlamak için mutlaka bir insan kaynakları yazılımı kullanılması gerekir.

İzin Talepleri

İşletme çalışanları kendilerine verilen kullanıcı adı ve şifre ile sisteme giriş yaparak izin taleplerini oluştururlar. Bunu yaparken sistem üzerinde kalan izin gün sayılarına uygun bir talepte bulunabilirler. Aynı zamanda talep girişi sırasında onaylanmış diğer personel izinlerine dair boşluk zamanları görebilir ve belli alanlarda seçim yapma gibi özellikler de sunulabileceğinden çakışma gibi durumların da önüne geçilmiş olur.

İznin Departmana Ulaşması

Çalışanlar izin taleplerini sisteme giriş yaptıktan sonra bu kayıt ilgili departmana ulaşır. İlgili departmanın yöneticisi bu talebi görüntüler ve üzerine onay, değişiklik ya da red kararı verebilir. Yönetici sonucu da anlık olarak personelin ekranına düşer. Eğer izin talebi onaylanırsa sistem izin sürecini yazılımsal anlamda başlatır ve tüm kayıtlarını oluşturur. Geçmiş talepler ve onaylara dair işlemler de görüntülenir. Sadece yıllık izin süreci değil, idari izinler, mazeret izinleri gibi süreçler de kolaylıkla yönetilebilir.

İzinlerin Takibi

İşletme içerisinde hem personel kendi izinlerini hem de yöneticiler çalışanların izin durumlarını kolayca görüntüleyebilirler. Çalışanlar kendi, yöneticiler ise yetkisi olduğu tüm çalışanların kullandığı izinleri, kalan izin günlerini istedikleri an raporlayabilir ve gözlemleyebilirler. İzinlerin düzenli ve anlık olarak takip edilebilmesi hem personel hem de yöneticiler açısından oldukça değerlidir. Bu takip süreci sonradan meydana gelebilecek planlama hatalarını ya da izin çakışma gibi sorunları ortadan kaldırır. Örneğin bir yönetici belli dönemler için girilen izin taleplerine göre programlama yapabilir ve dönemsel yoğunluk öngörülen durumlar için de önceden planlama yaparak aksiliklerin önüne geçebilir.

Her İşletmenin Kullanması Gereken Yazılımlar başlıklı blog içeriğimiz de ilginizi çekebilir.

Çalışanların İzinlerini Görüntüleyebilmesi

Her bir personelin kendine ait kullanıcı adı ve şifresiyle sisteme giriş yaparak izin yönetimi sistemini kullanabilmesi mümkün olmaktadır. Personel kendisine ait alanda izin talep girişini yapabilir, geçmiş izinlerini görüntüleyebilir, talepler, onaylar ve red alan girişleri görebilir. Aynı zamanda kendisine ait tüm izin süreçlerinin bir dökümü ve kalan gün sayısına dair bilgilere ulaşabilir. bu süreçte kalan izin gün sayısı ile yasal süreçlerden doğan haklarını da sistem üzerinden inceleyebilir.

Zeops’tan Otellere Özel İnsan Kaynakları Çözümü yazımızı da inceleyebilirsiniz.

Yöneticilerin Çalışan İzinlerini Görüntüleyebilmesi

Şirket içerisindeki yöneticiler hem kendilerine ait kullanıcı adı ve şifrelerle kendi izin dönemlerinin yönetimini yaparak, izin girişi yapabilirler; hem de kendilerine bağlı bulunan tüm personelin izin verilerini yönetebilirler. Sisteme girilmiş olan izin taleplerini görebilir, planlama ve çakışmaları kontrol edebilir, izin dönemi verilerini güncelleyebilir ve de onay-red verebilirler. Bununla beraber her bir personelin ayrı ayrı yıllık izin haklarını görüntüleyebilir ve bu sayede karmaşaya izin vermeden süreçleri yönetebilirler.

İzin Yönetiminin İşletme için Önemi

İşletme içerisinde düzenli bir işleyişin sağlanması, çalışma veriminin artışı ve düzenine yönelik çalışma yapılabilmesi için, ister 1 çalışan ister 100 çalışan olsun, çalışma sürecinden doğan hakları takip etmek ve belli bir düzen sağlamak oldukça önemlidir. Aksi taktirde personel arasında istenmeden de olsa haksızlıklar yaşanabileceği gibi kişisel izin süreçlerinden doğan bir karmaşa yaşamak da mümkün olabilecektir.

İzin yönetimi yazılımı ile süreçlerin takip edilmediği bir işletme içerisinde özellikle yoğun iş dönemlerinde personel eksikliği yaşanabilir. Günlerin takip edilmemesinden kaynaklı eksik yada fazla izin kullandırımı söz konusu olabilir ve bu muhasebesel anlamda da karışıklıklara yol açabilir. Bir yazılım kullanmak dışında elle yada excel dosyaları ile bu verileri tutmak da hem gereksiz iş yüküne neden olur; hem de günümüz teknolojisinde oldukça amatör bir durum olacaktır. Bir bilgisayar içerisinde bir dosyada tutulan bu derece önemli verilerin, bilgisayarın bozulması, çalınması, herhangi bir durumda erişimin kaybolması gibi riskler altında olması da kaçınılmazdır.

Tüm bu sebeplerden ötürü her işletmenin izin takibi ve yönetimi için bir yazılım kullanması, gerektiğinde 10 yıl öncenin bile verilerinin erişilebilir olması, profesyonel bir işletmenin sahip olması gereken bir konfordur.

İzinlerin Arşivlenmesi

Sistem dahilinde tüm geçmiş ve gelecek izinler kayıt altına alınarak arşivlenir. Yani hem çalışan hem de yöneticiler istedikleri an istedikleri zamana ait izinleri sorgulayabilir. 

Gereklilik yaşandığı her an sistemden dönemlik, yıllık, belki 5 yıl 10 yıl öncesine ait verilerin görüntülenebilir olması, diğer yöneticilerle paylaşılabilir olması, firmanın ilerleyen süreçlerde yaşayabileceği yasal süreçlerde de verilerin kullanılabilir olması gerekir. Bu da sistemsel anlamda izin kullanma konusunda yaşanan aksaklıkların önüne geçer. Yeni nesil insan kaynakları yazılımları bulut tabanlı olduklarından tüm bu kayıtların yedeği alınır ve olası bir veri kaybının önüne geçilmiş olur. Böylece manuel bir veri saklama sistemine göre hem çok daha az vakit harcanır; hem de daha profesyonel bir yönetim sistemi içerisinde veriler saklanmış olur.

Yedekleme ile ilgili önerilen içerik: Yazılım Yedekleme Nedir, Neden Önemlidir?

Zeops İzin Yönetim Modülü

Zeops olarak sunduğumuz bulut tabanlı insan kaynakları yazılımında gelişmiş bir izin yönetimi modülü bulunmaktadır. Tüm bahsettiğimiz özellikler ve daha fazlasını sistemimiz üzerinden gayet pratik bir şekilde kullanabilir ve bu sayede işletmeniz içerisinde izin süreçlerini sağlıklı bir şekilde yönetebilirsiniz. Küçük, orta ve büyük tüm işletmeler için çeşitlilikler sunan bu modülü 14 gün ücretsiz deneyebilirsiniz.

Her İşletmenin Kullanması Gereken Yazılımlar

İster küçük, ister orta ya da büyük ölçekli işletme olsun, her işletmenin kullanması gerektiği yazılımlar bulunmaktadır. Yazılım kullanmayan işletmeler satış, insan kaynakları yönetimi, stok, muhasebe gibi konularda hatalar yaparlar ve bu alanlara gerektiğinden fazla kaynak ayırırlar. En küçük işletmeyi dahi ele alacak olursak onun dahi kullanması gerektiği yazılımlar söz konusudur. En küçük işletme türü de olsa çalışanları olduğuna göre ve satış yapıp gelir elde ettiğine göre bu işletmelerin asgari düzeyde 2 tane yazılıma ihtiyaçları vardır. Bunlar temel olarak muhasebe ve personel yönetimi yazılımlarıdır. Bu işletme eğer ki ürün satışı yapan bir türde ise ek olarak stok takibi yapabilmek için de buna özel bir program – modül kullanmalıdır.

Muhasebe Programı

Her ticari işletmenin amacı satış yapmaktır. Satış yapan her işletmenin de bir muhasebe yazılımına ihtiyacı vardır. Bu yazılım fatura kesmek, gelir – gider takibi yapmak ve finansal raporlamaları gözlemlemek için oldukça önemlidir. Özellikle günümüzde E-fatura kullanımının yaygınlaşması; bu sistemin işletmelerin nakit ve süreç akışını hızlandırması bakımından muhasebe yazılımı kullanmak oldukça önemli ve kesinlikle gerekli…

En Temel Muhasebe Programları ile Neleri Yapabilirsiniz?

  • Satış faturalarınızı kesebilirsiniz
  • E-fatura oluşturabilirsiniz
  • Size gelen E-faturaları otomatik olarak sisteminize alabilirsiniz
  • Diğer giderlerinizi sisteme işleyebilirsiniz
  • Gelir – gider takibi yapabilirsiniz
  • Aylık, yıllık finansal raporlar alabilirsiniz
  • Gelecek ödemelerinizi gözlemleyebilir, finansal planlamalar yapabilirsiniz
  • Alacaklarınızı takip edebilir ve yine bu konuda finansal plan yapabilirsiniz
  • Müşterileri ve diğer firmaların kayıtlarını tutabilirsiniz
  • Verilerinizi kolayca mali müşavirinize aktarabilirsiniz

Muhasebe programı seçimi yaparken bulut tabanlı, en güncel olanını seçmeye dikkat etmenizi öneririz. Özellikle e-dönüşüm konusunda en güncel, en hızlı yazılımı tercih etmeniz işletmenizin muhasebesel işlerini sağlıklı ve kolay yönetmeniz için oldukça önemli.

İnsan Kaynakları Programı

Çoğu ticari işletmede pek çok personel görev almakta. Personellerin maaş, izin, görev gibi takip süreçlerini yazılım olmadan takip etmek ya da izlemek işletmelerin hatalı sonuçlar almasına sebebiyet verebilir. Bu yüzden personel çalıştıran her işletme mutlaka bir insan kaynakları programı kullanmalıdır.

İnsan Kaynakları Yazılımlarının İşletmenize Sunacağı Özellikler

  • Personel maaş yönetimi
  • Personel SGK (Sosyal Güvenlik Kurumu) primi yönetimi
  • İzin Yönetimi
  • Masraf Yönetimi
  • Görev Yönetimi
  • Mesai Planlama Yönetimi
  • Personel Takibi
  • Performans Değerlendirme

İnsan Kaynakları Yazılımı Nedir başlıklı içeriğimiz ilginizi çekebilir. İK yazılımları ile ilgili tüm detayları bu içeriğimizde sizlerle paylaşmaya çalıştık…

İnsan kaynakları ya da personel yönetim yazılımı kullandığınızda çalışanlarınız ile ilgili tüm işlemleri rahatlıkla yönetebilir, izleyebilir ve raporlayabilirsiniz. Bunun için ekstra mesai harcamanıza ya da ek personel çalıştırmanıza gerek kalmaz. Özellikle güncel, bulut tabanlı bir insan kaynakları yazılımı kullandığınızda personel yönetimi ile ilgili tüm süreçlerde tam bir verim elde edersiniz.

Personel Maaş ve SGK Prim Yönetimi

Personelinize olan maaş ödemelerini ve buna bağlı ödemeniz gerekli SGK primlerini insan kaynakları programınız aracılığıyla kolayca yönetebilir ve izleyebilirsiniz. Maaş ödemesi yaptığınız tutara göre SGK primleri otomatik olarak sistem tarafından kolayca hesaplanır ve sisteme işlenir.

İzin Yönetimi

İşletmeler tarafında personelin izin kontrolleri oldukça karmaşık ve zor bir süreçtir. Güncel bir İK programı ile personelinizin izinlerini kolayca yönetebilir ve istediğiniz an raporlayabilir ya da görüntüleyebilirsiniz. Bu tip yazılımlar personel tarafına da sisteme giriş hakkı verdiğinden, personeliniz izin isteklerini sistemden tanımlayabilir ve sizin yönetiminiz doğrultusunda izinlerini kullanabilirler. Hem işveren hem çalışan izinleri ile ilgili tüm durumları anlık olarak görüntüleyebilirler. Yani hem işveren hem de çalışan kalan izin haklarını sistemden görüntüleyebilirler.

Masraf Yönetimi

Personellerinizin işletmeniz adına yaptığı harcamaları girebilecekleri, sizin de personel harcamalarını anlık olarak görüp yönetebileceğiniz önemli bir özelliktir. Bu modül işletme harcamalarını en aza indirme açısından oldukça önemli bir yere sahiptir.

Görev Yönetimi

Çalışanlarınızın görevlerini sistem üzerinden tanımlayabilir, personelinizin de sisteme girip karşılıklı etkileşimde bulunmasını sağlayabilirsiniz. Bu sayede işletme içi görevler ve işlemler tek merkezde toplanır. Görev yönetimi modüşü işletme içindeki görevlerin daha hızlı ve verimli yapılmasına olanak tanır.

Mesai Planlama Yönetimi

Personellerinizin çalışma takvimini, gün – saat olarak bu sistem üzeirnden oluşturabilirsiniz. Oluşturduğunuz takvimin, çalışma programının anlık olarak ilgili personeliniz tarafından görüntülenmesini sağlayabilirsiniz. Bu modül de işletme içerisindeki görev ve program dağılımının hızlı bir şekilde uygulanmasını sağlar.

Personel Takibi

İşletme dışında yani sahada görev alan personelinizin takibini sağlar. Yani ilgili personelin fiziki konumundan, görüşme yaptığı yerdeki not ve performansına kadar tüm detayları bu modül aracılığı ile izleyebilir, yönetebilir ve analizler yapabilirsiniz.

Performans Değerlendirme

Personellerinizin performans değerlendirmesini akılcı bir yöntem ile ik yazılımınız üzerinden sağlayabilirsiniz. Çalışanlarınızın görevlerini yerine getirme, satış performansı gibi bir çok konuyu detaylı olarak performans değerlendirme modülü üzerinden analiz edebilirsiniz.

Bulut İK Nedir, Artıları Nelerdir? başlıklı içeriğimizi de okumak ister misiniz?

Stok ve Ürün Takip Programı

Ürün satışı yapan bir işletme mutlaka stok ve ürün takibine dair bir yazılım kullanmalıdır. Bu yazılım genellikle muhasebe yazılımına ek bir modül şeklinde işletmelere sunulur. Yani kullandığınız muhasebe programı içerisinde ek bir modül olarak stok yönetimi ya da ürün takibi olarak bir modül bulunur.

Stok Takibi Programı İşletmelere Neler Sunar?

  • Ürün stok takibi
  • Stokların giriş fiyatı ve sayı takibi
  • Sınırlı stokların tarafınıza uyarılması
  • Zamansal olarak alış – satış raporlamaları
  • Ürün – fiyat bazında stok raporlamaları

Özetle kar eden, verimli bir işletme olmak istiyorsanız yukarıda bahsettiğimiz sistemleri, yazılımları kullanmalısınız. Bu yazılımlara harcadığınız bedelleri ek bir harcama olarak değil, işinize en doğru yatırımı yaptığınız harcamalar olarak görmelisiniz. İşletmeniz için muhasebe ve insan kaynakları sistemini doğru kurduğunuzda kısa sürede sistemden verim elde edeceğinizi de belirtmek isteriz.

Yazılım Seçiminde Dikkat Etmeniz Gerekenler

Öncelikle son teknoloji yani güncel yazılımları tercih etmenizi öneririz. Bulut tabanlı, tek merkezden yönetilen, sizden bağımsız şekilde düzenli yedeği alınan, fiziki anlamda donanımsal yatırım gerektirmeyen, güncel mevzuatlara uygun – kendisini sürekli geliştiren, hızlı çalışan ve sürekli teknik destek alabileceğiniz bir yazılımı tercih etmeniz oldukça önemli. Dilerseniz insan kaynakları yazılımı konusunda Zeops’un sistemini ücretsiz 14 gün deneyebilirsiniz.